BAZEN EN DOĞRU KARARLARIMIZ HİÇBİR MANTIKLI YANI OLMAYANLARDIR.

30 Aralık 2010 Perşembe

BİR KADIN BİR ERKEK

BİR KADIN , BİR ERKEK

Kadın güzel,sempatik, cıvıl cıvıl. Adam yakışıklı, başarılı,zengin,
Birbirlerini görür görmez hoşlanmışlar.Sık sık görüşmeye başlamışlar. Birlikte çok iyi vakit geçiriyorlarmış.bir süre sonra da evlenmişler. Güzel, akıllı, sağlıklı bir çocukları olmuş. Herşey çok güzel gidiyormuş ama gel zaman git zaman bir şeyler değişmeye başlamış.Artık birlikte olmaktan eskisi kadar zevk almıyorlarmış. Gitgide daha çok tartışmaya başlamışlar. Üstelik artık başkalarının yanında bile tartışır olmuşlar. Küçük küçük kızgınlıklar birikmeye başlamış . Olmadık şeyler batar olmuş.
Birbirlerini suçlamaya başlamışlar. Kadın sinirli adam üzgün olmuş. Kadın sinirlendikçe konuşmaya,sesini yükseltmeye başlamış,adam  kabuğuna çekilip kadından uzaklaşmış.
Sonra bir gün kadın eski resimlerini çıkartmış bakarken adam da gelmiş birlikte eski resimlerine bakmaya başlamışlar.
O resimlerde eski  hallerini gördükçe birbirleri ile neden evlenmek istediklerini hatırlamışlar. ilk birlikte olmaya başladıklarında birbirlerinde gördükleri güzel şeyleri  görmediklerini farketmiş , onun yerine artık birbirlerinin kusurlarını görmeye , dert etmeye başladıklarını anlamışlar.
Sahip oldukları güzel şeyleri düşünmüşler.
 Tüm bu güzel şeyleri   unuttuklarını fark etmişler.
İçlerine bir sıcaklık yayılmış .  Uzun zamandan sonra ilk defa birbirlerinin gözlerinin içine  bakmışlar ve hatırlamışlar.
O anda kapı çalmış Kim o diye seslenmişler. Ben ‘Sevgi’ demiş ses. Tam gidiyordum ama sesinizi duydum . Geri geldim.
Gökten 3 elma düşmüş . Biri adamın ,biri kadının biri de yazarın kafasına...

23 Aralık 2010 Perşembe

ÖZGÜRÜM , PEKİ ŞİMDİ N’OLUCAK

Değişmekten korkuyoruz.Ödümüz patlıyor.Olduğumuz yerde sıkıntıdan patlasak da artık sevmiyor  olsak da  fark etmiyor..Bir yerde okumuştum.Yıllarca hapiste kalan bir adam;  aniden af çıkıyor ve serbest kalıyor. Sonra ne oluyor biliyormusunuz adam çıkmak istemiyor.  Soruyorlar neden çıkmak istemiyorsun diye. Dışarıda ne yapacağımı bilmiyorum. Hem hiç değilse burada karnım doyuyor ve başımın üzerinde bir çatı var diyor.
Benimki de o hesap. Yıllarca ,artık farklı bir şey yapmak istiyorum dedim, sıkıldım,bunaldım yeter dedim  ama ne yapacağımı bilemediğim için de bir türlü adım atmaya cesaret edemedim.
Sonunda oldu işte.  Artık özgürüm. Peki şimdi nolucak..Özgürlüğün de böyle bir sıkıntısı var. Seçim yapmak gerekiyor.
Annem ,artık şikayet etmeyeceğin bir iş yap dedi.Daha fazla şikayet dinlemek istemiyorum. Ben de oturdum düşündüm. Ne yapmaktan hoşlanıyorum diye. Sonunda kararımı verdim.Şunları yapmak istiyorum
Psikoloji okumak, kitapçı dükkanı açmak,  felsefe masterı yapmak, 3 çocuk doğurmak , hergün yoga yapmak, hep ince,güzel ve bakımlı olmak,en fazla 28 inde göstermek,  6 odalı bir ev almak,dünyayı gezmek, kitap yazmak, üniversitede ders vermek, resim yapmak,tiyatro yapmak, spiker olmak.Hepsini hepsini istiyorum. Hem de şimdi. 
Bunların hepsini nasıl gerçekleştiririm meçhul.
Bir arkadaşım tümünü değil bir kısmını duyunca ‘’ Kendini 20 yaşında sanıyorsun herhalde ‘’ dedi.Bir arkadaşım da 40 yaş bunalımı yaşıyorsun dedi. Vaktinin azaldığını düşünüp şimdiye kadar yapamadığın , ertelediğin ne varsa yapmak istiyorsun.
Betül Mardin’in son röportajında söylediği  bir cümle geldi aklıma .’’ Ah biraz daha genç olsaydım. Mesela 70  ‘’

16 Aralık 2010 Perşembe

HERŞEY OLMASI GEREKTİĞİ GİBİ

Yaklaşık 6-7 sene önce idi. Bir Reiki kursuna katılmıştım.Kursun başlangıcında derinden gevşememiz gerekiyordu.Gözlerimi kapatıp derin soluklar almaya başlamıştım ki bir cümle sanki beynimde yankılanmaya başladı.’’ Herşey olması gerektiği gibi ‘’  Kendime inanamadım bir süre.
Sonra hocayla konuştuğumuzda ‘ Bu cümle sana yol gösterici .Pişmanlık duyduğun, içini kemiren  herne varsa ondan kurtulman gerek. ‘ demişti.
Zihnimde bozuk plaklar gibi sürekli tekrar eden o kadar çok şey var ki. 

'' Keşke öyle deseydim, başka türlü yapsaydım,yapmasaydım,gitseydim,dönseydim,evet deseydim,hayır deseydim,karşı koysaydım, alsaydım, almasaydım, o öyle demeseydi,  farklı olsaydı keşke, keşke, keşke ...


Ama olmadı.

’ Herşey olması gerektiği gibi ‘ Bu kadar basit . Basit ama kabullenmesi  kolay değil.Zihnimizi susturmak, olan neyse kabul etmek , kendini ve başkalarını affedip yoluna istediğin şekilde  devam etmek.Öyle olması gerekiyordu ki  öyle oldu demek.Bunlar yaşanmasaydı ben bugünkü ben olamazdım ki demek.
Hata yapmadan doğruyu bulamıyoruz, başarısızlığı tatmadan başarılı olamıyoruz, önümüze engeller çıkmadan onları aşmayı bilmiyoruz,''yanlış'' ı yaşamadan hayatı öğrenemiyoruz.

Herşey olması gerektiği gibi belki ama birtürlü kabullenemiyoruz.