İyi,tatlı,nazik olunca insanları sevmek ne kadar kolay.
Sıkıysa kaba,sinirli ,hödük olduklarında sev.
Oysa hiç kimse sürekli nazik,iyi kalpli,sevecen olamaz.Sen olabiliyormusun bir bak kendine.
Hiç istemediğin o yakan yıkan kelimeler ağzından dökülmüyor mu?
Hiç istemeden en yakınlarını kırdığın olmuyor mu?
Başkasına ,başkalarına duyduğun öfkeyi en sevdiklerinden çıkardığın olmuyor mu sadece o anda en yakınındaki o diye.
Her insanın ruhunun karanlık bir yanı var.Olmasa insan değil melek olurduk zaten.
İş hem kendinin hem diğerlerinin o karanlık yanlarını da sevebilmek ve dönüştürmek.
Hem kendini hem sevdiklerini.
Kırılınca sevmek kolay değil elbet.Kırınca da pişmanlık duymamak.
İşte tam da karanlık tarafımızın beslendiği gıdalar bunlar.İçerleme,pişmanlık,üzüntü,küskünlük,karamsarlık.
İnsan olmanın en büyük mücadelesi bu olmalı.
Karanlık tarafınla aydınlığın savaşı.
Galip gelen aydınlık olsun...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder